Bursa Çevre Platformu paydaşı olarak Muğla Akbelen Ormanı için Nilüfer Üç Fidan Parkı’nda dün gerçekleşen basın açıklamasına katıldık.
“Orman alanlarının ormancılık dışı amaçlarla kullanımını düzenleyen yönetmelikler ve uygulamalar sonucunda; sadece 2012-2020 yılları arasında Orman Kanunu’nun 17/3. maddesi kapsamında 27.405 adet tesis için 255.000 hektar orman alanı üzerinde izin verilmiştir. Aynı dönemde kamuoyunda tepki çeken madencilik izinleri 127.000 hektar olarak gerçekleşmiştir.
Sık sık değiştirilen bu kanun ve yönetmeliklerle, ormanlardan ormancılık dışı yararlanmalara yeni boyutlar eklenmekte, ormanlarımız paramparça edilmektedir. Bu tür izinlerle, Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre; sadece 2008 ile 2019 yılları arasındaki 11 yıllık sürede; ormanlarımızdaki 10 hektardan küçük orman parçalarının sayısı rekor bir oranla yüzde 118 artarak 55.484’ten 120.789’a çıkmıştır. Yani bu tür izinler ormanlarımızı hızla paramparça hale getirmekte ve ülkemizdeki ormansızlaşmayı hızlandırmaktadır. Neredeyse ülkenin her yerinde yok edilen ormanların yerlerine taş ve mermer ocakları, RES’ler, JES’ler, HES’ler, maden sahaları, yollar, güvenlik barajları ve turistik tesisler yapılmaktadır.
6831 sayılı Orman Kanunu’nun 17/3 ve 18. Maddeler çerçevesinde çıkarılan yönetmeliklerde esas itibariyle orman alanlarının peşkeş çekilmesinin önündeki engeli aşmanın yolu olarak ve bu engel aşılırken de kamu yararı kelimesi de halkı ikna etmenin yolu olarak görülmektedir. Rantçı bakış açısı ile belirledikleri işleri ya da projeleri bu talan politikalarıyla hayata geçiriyorlar. Oysa niceliksel ve niteliksel olarak aynı zamanda ekolojik açıdan sürdürülebilirliği olmayan hiçbir proje, hiçbir iş, hiçbir yapı kamu yararı oluşturmaz. Sermayenin arazi ihtiyacı kamu arazileri ile karşılanamaz.”